Bazen hoşumuza gitmeyen ve
bizi üzen kötü bir olayla karşılaştığımızda,üzüntümüzü
biraz olsun hafifletmek ve kendimize moral aşılamak için, hani,
her şer'de bir hayır vardır deriz ya, her şer'den bir hayır
çıkar anlamına gelen bu güzel sözü çok severim ve her şer'den
bir hayır çıkacağına sürekli inanırım.
MHP Genel Başkanı BAHÇELİ;
sadece kendi egosunu düşünerek, genel başkanlık koltuğunu
kaptırmamak, olağanüstü kongrede bir bayan'a (Meral AKŞENER)
yenilerek koltuğunu kaybeden bir siyasi konumuna düşmemek için,
başkanlık sistemine ve bunu isteyen AKP ve Sayın ERDOĞAN'a
yönelik ağıza alınmayacak ağır eleştirileri bir çırpıda
unutarak,AKP iktidarının kendisine attığı yargı can simidine
sarılıp koltuğunu muhafaza etmenin diyeti olarak, Türk Tipi
Başkanlık Sistemini getiren ve ülkemizde rejim değişikliğine
neden olacak olan anayasa değişikliğinin gerçekleşmesi için,AKP
iktidarına koltuk değneği olmuş, ülkemiz için hayır
getirmeyecek olan BAHÇELİ'nin bu şer destek eylemi için, her
şer'de bir hayır vardır demek istiyoruz.
Zira;BAHÇELİ'nin ayartması
ve desteği ile Anayasa değişiklik teklifi 330'un üzerinde kabul
oyu ile meclisten geçmiş ise de,şimdi önümüzde zorlu bir halk
oylaması süreci bulunmaktadır.
Hiç kimse, halk oylamasını
çantada keklik görmesin.Köprülerin altından çok sular akmıştır.
15.Temmuz.darbe girişimini fırsat bilerek olağanüstü hal ilan
eden Sayın Erdoğan ve onun güdümündeki AKP iktidarı, ne zaman
sonlanacağı belirsiz bu olağanüstü hal döneminde
çıkardığı,anayasamıza göre olağanüstü halin gerektirdiği
sınırlar içinde kullanması gereken Olağanüstühal Kanun
Hükmünde Kararnameler çıkarma yetkisini kötüye
kullanmış,Anayasa Mahkemesi de buna seyrci kalmış, halkımızın
büyük kesimi, kurunun yanında yaş yanar misali mağdur
edilmiş,AKP iktidarı ve Sayın ERDOĞAN, kendisine anayasa ile
verilen yetkileri, yetki hudutlarını aşarak kullanma, yetki
sınırlarını çok aşan kararnamalere keyfi olarak kolayca imza
atma eğilimini kamuoyuna göstermiş ve inandırıcılığını
kaybetmiştir. Bu nedenle halkımız, şayet seçilirse yeni anayasa
ile yetkileri daha da artacak ve tek adam konumuna gelecek olan Sayın
ERDOĞAN'ın bu olağanüstü yetkilerini dahi aşarak ülkeyi
yönetmeye kalkacağından endişelenmeye başlamıştır.
Sayın ERDOĞAN ile AKP
iktidarının; tüm devlet olanaklarını, örtülü ödenek
harcamalarını, devletin tarafsız olması gereken
TRT'sini,susturulan ve yandaş hale getirilen yazılı ve görsel
medyayı, algı yaratmak amacıyla, gerçek dışı sonuçları
gerçekmiş gibi sunarak kamuoyunu yanıltmaya çalışan yandaş
anket firmalarını kullanarak yapacağı propagandaya rağmen, MHP
tabanı ile CHP'nin ve diğer muhalif kesimlerin,partiler üstü
yapacakları ciddi propaganda çalımaları sonunda halkımızı
aydınlatarak, bu anayasa değişikliğinin halk oylamaından geri
dönme şansının çok fazla olduğunu değerlendiriyoruz.
Halk oylamasından çıkacak
olan sonuç ne olursa olsun,ok yaydan çıktığına göre, bu
anayasa değişikliğine evet diyenler ile hayır diyenler, sandıktan
çıkacak sonuca katlanmak zorundadırlar.
Evet çıkması halinde
olacakları, düşünmek dahi istemiyoruz.
Hayır çıkarsa olacakları
söylemek gerekirse;
Bu anayasa değişikliği,
Sayın ERDOĞAN en başta olmak üzere,AKP iktidarı ile BAHÇELİ
ve yakın çevresinin istedikleri ve destek verdikleri, Sayın
Cumhurbaşkanı ERDOĞAN adına sipariş edilen ve dikilen kişisel
bir elbise olduğu için, bu anayasa değişikliğinin halk oylaması,
Sayın ERDOĞAN ve onun güdümündeki AKP iktidarı ile onlara
destek çıkan BAHÇELİ ve arkadaşları için bir güven oylaması
olacaktır.Bu nedenle, bu oylamadan çıkacak olan bir hayır; kimse
kusura bakmasın, bu kişilerin durumlarını tartışılır hale
getirecek, ERDOĞAN'ın anayasayı ihlal ederek uygulamaya koyduğu
fiili başkanlık sistemine anayasal kılıf geçirme isteği,
halkımız tarafından ret edilmiş olacak ve Sayın ERDOĞAN'ın;
anayasa ihlalleri için yaptığı,beni doğrudan halk seçti, ben
anayasa tanımam anayasal yetkilerimin üzerinde yetki kullanırım
tezi ve savunması, tüm geçerliliğini yitirecek ve buna
rağmen,Sayın ERDOĞAN anayasal yetki sınırlarına dönmemekte
ısrar eder ve fiili başkanlık sistemini uygulamaya devam ederse,
bunun bir karşı yaptırımının olması zorunlu hale gelecektir.
Anketler istendiği gibi
çıkmadığı için ve yukarıda belirtiğimiz güven oylaması
korkusu nedeniyle olsa gerek, meclisten jet hızıyla çıkarılan
anayasa değişikliği; neredeyse,çıkarılması için mecliste
tartışıldığı ve görüşüldüğü süreye yakın bir sürenin
geçmesine rağmen, imzalanarak resmi gazetede yayınlanmıyor.
Hani, Tuğrul TÜRKEŞ bir
laf etmişti hatırlarsınız. Demişti ki;BAHÇELİ,AKP'ye ve
ERDOĞAN'a tuzak hazırlıyor.BAHÇELİ'nin bilinçli olarak tuzak
hazırladığını zannetmiyoruz ama, halk oylamasından çıkacak
olan bir hayır, istemeden de olsa, BAHÇELİ'nin,Sayın ERDOĞAN'a
ve AKP'ye kurduğu bir tuzak sonucunu doğuracaktır.
Yaklaşık iki ay sonra hep
birlikte göreceğiz, ne olduğunu bir türlü açıklayamadıklaı,
ne olduğunu bilemediğimiz “MİLLETİMİZ”,evet mi diyecek,yoksa
“TÜRK MİLLETİ” hayır mı diyecek.
İşte bu nedenle, her
şer'de bir hayır vardır diyoruz ve bu söze yürekten
inanıyoruz.29/01/2016
Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu