Türk toplumu
ve tüm Dünya; bugün, ülkemizde bir siyasi liderin ve partisinin
harakirisine tanık olmuşlardır.
Evet,İstanbul
Büyük Şehir Belediye Başkanlığı seçiminin ve İMAMOĞLU'nun
mazbatasının iptali kararı,iktidar partisinin bir başarısı
değil, harakirisidir.
Yüksek Seçim
Kurulu, iktidarın baskısına dayanamamış ve FETÖCÜ olmakla
suçlanıp bir gecede görevden alınarak cezaevini boylama
korkusuyla, kendisinin önceki içtihatlarına,yasalara ve hukuka
aykırı olarak verdiği bir kararla, sandık kurullarının
oluşturulmasındaki usulsüzlükleri gerekçe yaparak, sadece
İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı seçimlerini iptal
eden, hukuk garabeti bir karara imza atmıştır.
Biz,bir hukuçu
olarak, Yüksek Seçim Kurulunun AKP'nin itirazı üzerine aldığı
ara kararlarına bakarak, seçimin iptal edileceğini
anlamıştık.Ancak,yargı organına intikal eden bir konuda beyanda
bulunmamak adına,, bu kanaatimizi yazıya dökmemiştik.
AKP Genel
Başkanının,kendinden emin rahat tavırları ve geçtiğimiz gün
YSK'ya yönelik olarak yapmış olduğu talimat niteliğindeki
“Ortada bir yolsuzluk var, şaibe var, bu yolsuzluğun ortadan
kaldırılması hem YSK’yı aklayacaktır. Hem de milletimizi
rahatlatacaktır.”şeklindeki konuşması, YSK'nın vereceği
kararı açıkça ortaya koymuş olup,bu nedenle YSK'nın bugün
açıkladığı kararı bizim için hiç sürpriz olmamıştır.
AKP; İstanbul
seçimlerini, baskıyla iptal ettirmekle harakiri yapmış ve
İstanbul'un yanında, tüm Türkiyeyi kaybetmiştir.
YSK'nın
kararı, hukuk dışı ve çok trajikomik bir karardır.
Sandık
kurullarının oluşturulmasında yapıldığı iddia edilen
usulsüzlükler, seçimin sonucuna asla etkili değildir.Sandık
kurullarının teşkilindeki usulsüzlük,seçim sonuçlarına etki
yapmışsa,oy pusulaları aynı zarf içine konulan ilçe belediye ve
belediye meclisi üyelerinin seçimleri niçin iptal edilmemiştir,
Sandık kurullarında seçime katılan partilerin temsilcileri
vadır,seçmenler hür iradeleriyle oylarını sandıklara
atmışlardır.İptal kararıyla;esas, şekle kurban edilmiş,yargıya
olan güven tamamen yok olmuş,devletin temeli olan adalet ölmüş
ve devlet de çökmüştür.
Sekiz yıldan
bu yana avukatlarıyla görüştürülmeyen İmralıda cezasını
çekmekte olan ÖCALAN ile avukatlarının görüştürülmesi ve
ÖCALAN'dan mesaj getirmeleri ile iptal kararının çakışan
zamanlaması manidardır.
Acaba AKP;Kürt
oyları ile kaybettiği İstanbul seçimini,İMAMOĞLU'nun yükselen
popüleritesine rağmen, yine Kürt oylarıyla kazanmak için, yeni
bir Kürt açılımının hazırlığı içinde midir,ÖCALAN'dan
destek mi talep etmiştir,İstanbul seçiminin iptalinde ve
yenilenmesinde, bu nedenle mi ısrarcı olmuştur?
Merak ediyoruz
doğrusu.07/05/2019
Güner
YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder