Ülkenin
kuru soğanı dahi ithal eder duruma düşürülmesinin,tarımın yok
edilmesinin,cari açığın,döviz
sıkıntısının,işsizliğin,pahalılığın,yoksulluğun,ekonomik
krizin gerçek suçluları kim ya da kimlerdir?
Lütfen,
suçlu siyasi iktidardır demeyiniz.
Bize
göre, gerçek suçlular:
17
senedir ülkeyi tek başlarına istedikleri gibi yöneten,daha
doğrusu bir türlü yönetemeyen ülke sorunlarına çözümler
getiremediği gibi, ülkemiz için Suriye sorunu gibi yapay sorunlar
yaratan siyasal iktidara karşı kullanabileceği demokratik oy
silahını bir türlü kullanamayan;
Asgari
ücretle yoksul bir şekilde çalışmak zorunda kalan emekçilerdir.
Her
sene maaşlarına zam bekleyen ama hak ettikleri zamları elde
edemeyen,yoksulluk içinde sürünen ve buna rağmen,ısrarla siyasal
iktidara destek olmaya devam eden emeklilerdir.
Ağır
vergi yüklerine,dövizdeki dalgalanmalara rağmen, ülke ekonomisine
katkı sunmaya gayret eden bazı iş adamlarımız ve
ihracaatçılarımızdır.
Mazot,ilaç
ve sulama masraflarını dahi karşılayacak gelir elde
edemeyen,ürettiği ürünleri yok pahasına satmak veya tarlada
bırakmak zorunda kalan çiftçilerdir.
İş
bulabilmek için, kapı kapı dolaşan,bir kısmı da iş aramaktan
vazgeçerek kahve köşelerinde vakit geçirmek zorunda kalan
işsizler ordusudur.
Ağır
vasıtalı vergilere ve buna bağlı hayat pahalılığına ses
çıkaramayanlardır.
Yap
işlet devret yoluyla yapılan köprü otoyol gibi yatırımlardan
yararlanmadığı halde,bunlar için yapımcı şirketlere verilen
kar garantilerini kesesinden ödemek zorunda kalmalarına rağmen
seslerini çıkaramayanlardır.
Başarısız
siyasal iktidarı sandıkta demokratik yolla iş başından
uzaklaştırmak için tek ölçü olması gereken,”bu iktidar
gerçekten başarılı mıdır,görevde tutulmalı mıdır, yoksa iş
başından uzaklaştırılmalı mıdır,bundan daha kötüsü
olabilir mi?”sorusunu kendisine sorarak, kendi vicdanında vereceği
cevaba göre,muhalefetteki kötünün en iyisi partiyi iş başına
getirecek yerde,bu başarısızlığı 17 yıl da tescillenmiş
iktidara karşı alternatif olacak bir partiyi seçebilme
yeteneğinden yoksun, ön yargılı seçmenlerdir.
31
Mart seçimlerinde göreceğiz bakalım.18/01/2019
Güner
YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Hukukçu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder