Adana valisi
iken, bir Adanalı vatandaşımıza gavat diye hitap eden ve sarf
ettiği bu sözün anlamı kadar basitleşen iktidarın partizan
valilerinden olup, şu anda Sakarya Valiliği görevinde bulunan
Hüseyin Avni COŞ'un, Ankara - İstanbul arasında hizmet yapacak
olan hızlı trenin açılışının yapıldığı gün, kraldan çok
kralcı ve gereksiz tutumu sonucunda, Selamsız Bandosu isimli sinema
filminde yaşanan olaya benzer şekilde düşmüş olduğu gülünç
durumu basından izlemiş olmalısınız.
Bundan yaklaşık
dört sene önce, “NEREDE O ESKİ VALİLER” başlığı altında
yazıp yayınladığımız, 04/07/2010 tarihli makalemizde özetle
yer verdiğimiz;
“Aslında,
her iktidar döneminde, karakteri zayıf olan, makam ve mevkiyi, en
başta insanlık onuru olmak üzere, her şeyin üzerinde gören,
mevki ve makam için insanlık ve meslek onurunu hiçe sayan
bürokratların varlığına tanık olmakla birlikte, özellikle AKP
iktidarı döneminde, meslek ve insanlık onurunu siyasal iktidara
terk eden bu tür bürokratların çoğaldıklarına, üzülerek
tanık olmaktayız.
AKP iktidarının
kendilerinden olmayan ve kendilerine biat etmeyen hiç kimseyi,
liyakatli olsalar dahi, belirli mevki ve makamlara getirmek
istememesi, bunda etkin rol oynasa da, insan kalitesinin düşmesi de
bürokrasinin siyasallaşmasında etkin rol oynamaktadır.
Değerli
valilerimizi bir kenara koyarsak, partizan siyasal iktidarlar
yüzünden,Valilik makamının otuz kırk yıl öncesinin Tahrirat
Katipliği kadar bir değer ve ağırlığının kalmadığını
söyleyebiliriz.
Aslında,
Valilik istisnai bir memuriyet olup, Vali, görev yaptığı ilde,
Hükumetin olduğu kadar, Devletin de temsilcisidir. Bu itibarla,
Valilerimizin partizan değil, tarafsız olmaları ve siyasal
iktidarların kuklası ve yardakçısı olmamaları asıldır.
Siyasal
iktidarlar kalıcı olmayıp, bir dönem Hükumet olduktan sonra,
yerlerini başka siyasal partilere bırakıp görevden
uzaklaşmaktadırlar. Kalıcı olan ise, T.C. Devletidir. Bu
itibarla, Valilerimiz gelip geçici olan siyasal iktidarların
değil, Devletin valisi olduklarını, tarafsız kaldıkları sürece,
vatandaş nezdinde inandırıcı ve itibarlı olduklarını asla
unutmamalıdırlar.” şeklindeki görüş ve değerlendirmelerimizde
ne kadar haklı olduğumuzu, Sakarya Valisinin bu partizan ve işgüzar
tutumu, açıkça ortaya koymuştur.
Bildiğiniz
gibi, Sakarya (Adapazarı) merkezi, Ankara-İstanbul demiryolu
güzergahında bulunmamaktadır. Sakarya il hudutları içinde kalan
Arifiye istasyonu, bu güzergahta olup, hızlı tren'in ilk hizmete
konulduğu gün hızlı tren içinde seyahat edecek olan Tayyip
Bey'in, güzergahta yer alan Eskişehir ve Bilecik istasyonlarında
miting yapıp konuşması ve devlet imkanlarıyla Cumhurbaşkanlığı
propagandası yapması planlandığı halde, Tayyip Bey'in; Sakarya
Valisinin sorumluluğu altındaki Arifiye istasyonunda da bir miting
ve konuşma yapması planlanıp program altına alınmadığı ve
İçişleri Bakanlığı tarafından kendisi uyarılmadığı halde,
Sakarya Valisinin, işgüzarlık yapıp durumdan vazife çıkararak,
Sakarya il hudutları içinde bulunan Arifiye istasyonunda, kırmızı
halılar, bando ve daire müdürleriyle birlikte bir karşılama
töreni hazırlamasına rağmen, hızlı trenin bu istasyonda
durmayarak transit geçip gitmesi, Sakarya Valisi ve daire
müdürlerinin arkadan trene bakıp kalmaları, Devletimizin
bağımsız, partizan olmayan, onurlu.ve değerli gerçek
valilerimizi ayrı bir yere koyarsak, tüm partizan valiler adına
çok üzücü ve onur kırıcı bir olay olarak tarihe geçmiştir.
Bizler, Türkiye
Cumhuriyeti Devletinin vatandaşları olarak, tarafsız, sadece
devletine ve görev yaptığı iline hizmet eden tarafsız ve onurlu
valilerin iş başında olmalarını diliyor ve istiyoruz.
Bu
dileklerimizin hayata geçeceği, partizanlığa prim tanımayan
yönetimlere ve valilere kavuşacağımız günlerin özlemi içinde,
değerli okurların ve tüm İslam Dünyasının ramazan bayramını
en iyi dileklerimizle kutluyoruz.27/07/2014
Güner
YİĞİTBAŞI
İzmir Barosu
Üyesi Avukat