Bugüne kadar
binlerce makale yazdık ve bunların birçoğunun konusunu siyaset
oluşturdu,ülkemizde siyaset ve siyasi gündem o kadar sık ve çabuk
değişiyor ki, bir yazar olarak takip etmek mümkün olmuyor,bazen
hangi konuyu yazacağınızı şaşırıyorsunuz.
Şimdi adli
tatildeyiz,bazı suç tipleri adli tatile tabi olmadığı için bir
ceza hukukçusu ve avukatı olarak adli tatile rağmen o davadan bu
davaya koşturup yorulduğumz için,bu ara oluşan bir boşluktan ve
araya giren 30 Ağustos Zafer Bayramı tatilinden de istifade ederek,
Kuşadasındaki yazlıkta dinlenme fırsatı bulduk,kuş
sesleri,çiçekler,böcekler,karıncalar,güneşin denizden batışı
ve yeşillikler arasında gün geçirirken,duyguların ve hislerin ön
plana çıktığı bu ortamda, insanda siyasetle ilgilenme ve siyasi
yazılar yazma isteği oluşmuyor,bu nedenle bugün,her yaştaki
insanın az çok sahip olduğu duygu,coşku,hayal ve hislere hitap
etmek, romantik takılmak ve romantizm üzerine yazı yazmayı
arzuladık.
Yazımıza konu
seçtiğimiz romantizm nedir,kısaca o konuda bilgi sunmaya
çalışalım.
Google'den
derlediğimiz bilgilere göre;edebi akımlar genel olarak birbirine
tepki olarak ortaya çıkmıştır. Bu tepkinin en belirgin
örneklerinden biri romantizmdir. Romantizm, klasisizme bir tepki
olarak doğmuştur. 18.yüzyılda Fransa topraklarında boy gösteren
romantizm, 19. yüzyılda Avrupa’nın tamamını etkisi altına
alarak gelişimini tamamlamıştır. Romantizmin ortaya çıkmasındaki
en büyük etken Fransız İhtilali’dir. Söz konusu ihtilal,
krallık rejimini yıkarak büyük bir özgürlük ortamı
yaratmıştır. Bu özgürlük ortamının başlangıcı ile büyük
bir aydınlanma gerçekleşmiştir. Oluşan hür ortamın etkileri
sanata da yansıyarak romantizm akımı meydana gelmiştir.
Romantizmde,yoğun
duygusal deneyimler ve doğanın ince güzelliği, işlenen temalar
arasındadır.
Klasisizmde
hayal, geri plana itilerek aklın öncülüğü esas alınmışken
romantizmde duygu, hayal ön plandadır. İnsan ruhuna, hislerine
büyük önem veren romantik sanatçılar, aklın duygulara,
hayallere engel olduğunu düşünmektedirler.
Romantizm
sanatçıları, klasisizm sanatçılarının akıl ve sağduyusunun
karşısına, dizginlenemez duygu, coşku ve hayali koymuştur. Lirik
şiir, romantizmle yeniden dirilmiştir.
Bu özet bilgilerden
anlaşıldığı üzere,romantizmde dizginlenemez duygular,coşkular
ve hayal gücü öne çıkmaktadır.Akıl geri plandadır.
İnsanlarda,yaşı ne
olursa olsun, duygularını,hayallerini ve coşkularını
kaybetmediği sürece, doğumundan ölümüne kadar romantizmin
izlerini görmek mümkündür,çeşitli etkenler;bir kişiye duyulan
sevgi ve özlem,güzel bir tabiat manzarası,güneşin batışı,güzel
bir çiçek,kuş ve kuş sesleri ve böcekler dahi, insanların
içindeki romantik duyguları ortaya çıkararak, duygulu anlar
yaşamasına neden olabilir.
Romantizm; aklı reddedip
duyguları,coşkuları ve hayalleri ön plana çıkardığı için,
romantizmi temsil eden şairler,aklın kabul edemediği ancak duygu
ve hayallerin ürünü olabilecek çok güzel şiir ve sözlere imza
atmışlardır.
Sosyal paylaşım
sitelerinin birinden alıntı olarak dün facebook sayfamızda yer
verdiğimiz; "Beni, hiçbir yere sığdıramadığın için
sakın üzülme,yüreğini aç bak,sığdığını göreceksin."
sözü ile yine yıllar önce okuduğumuz ve konusu 2.Dünya Harbi
yıllarında geçen bir romanda,askere alındığı için
sevgilisinden uzak kalan roman'ın erkek kahramanı bir Fransız
askerin sevgilisine yazdığı mektupta yer verdiği, hatırımızda
kaldığı kadarıyla mealen; “Her sabah, yüreğimde hissettiğim
o çok tatlı kıpırtı ile uyanıp gözlerimi açıyorum,bazı
sabahlar, henüz yüreğimdeki o kıpırtıyı duymadan uyanırsam,o
güzel kıpırtıyı heyecanla bekliyorum,o kıpırtıyı yüreğimde
duyup hissettiğim an,dünyalar bemim oluyor ve çok
seviniyorum,zira, biliyorum ki;o an, yüreğimdeki sen,sağlıcakla
uyanmış,gözlerini güne açmış ve gerinerek el ve ayak
parmaklarını yüreğimin çeperlerine yavaşça dokunduruyorsun.
HemenTanrıma şükrediyorum”
Değerli okurlar,hangi
yaşta olursanız olunuz,duygularınız, coşkularınız ve
hayalleriniz hiç bitmesin, romantik takılmaya devam edin,bedenen
yaşlansanız da, ruhunuz ve duygularınız genç kalsın.
Bu vesileyle,hepinizin 30
Ağustos Zafer Bayramı kutlu ve mutlu olsun.29/08/2018
Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder