Afrin harekatının başlatıldığı
bugünlerde,ülkemiz ve ülke insanları çok zor günler yaşıyor.
İyi niyetli bir şekilde, siyasal
iktidarı haklı olarak eleştiren muhalefetteki bazı siyasi
partilerimiz ile muhalif basını da oldukça zor günler bekliyor.
Suriye politikasında başından
itibaren yanlış yapan siyasal iktidar,yaptığı yanlışların
sebebiyet verdiği ülkemizi tehdit eden sonuçları ortadan
kaldırmanın telaşı ve gayreti içinde,siyasal iktidarın Suriye
politikasında yaptığı, Esat rejimini devirme saplantısına
varan, ABD'nin dümen suyundaki yanlışlarını gidermek için
atmaya başladığı adımları, hiç kimse küçümseyemez.
Siyasal iktidarın;ilk başta Suriye
politikasında yanlışlar yapması, bu yanlışların yol açtığı
ülkenin zararına olan sonuçlarını ortadan kaldırmak için
Afrin'e yönelik askeri harekat yapmasının engeli olarak görülemez.
Siyasal iktidarın ilk başta Suriye
politikasında, ülkenin güvenliğine ve geleceğine dönük
tehlikeli sonuçlar doğuran yanlışları yapmış olması ile
sonradan bu yanlışlarını ve tehlikeli sonuçlarını görerek, bu
yanlışlarının ülke güvenliği için tehlike arz eden
sonuçlarını gidermek için yaptığı Afrin harekatını birbirine
karıştırmamak lazımdır.Yapılan bir yanlışın yarattığı
tehlikeleri gidermek için gerekli olan adımları atmak, siyasal
iktidarın görevi olup, siyasal iktidar da şimdi Afrin
harekatıyla,yaptığı önceki yanlışları ve bunun tehlikeli
sonuçlarını gidermeye çalışmaktadır.
Evet ülke zor günlerden
geçmektedir,yakın bir geçmişte FETÖ Silahlı Terör Örgütü
tarafından, içinde yuvalandığı Türk Silahlı Kuvvetlerinin
kendisine mensup unsurlarını kullanarak darbe girişiminde
bulunulmuş olup, bir yandan, darbe girişiminde bulunan örgütle
mücadele edilirken,diğer taraftan da, Suriyenin kuzeyinde,ülkemizin
güney sınırında yuvalanan ve ABD'den silah ve moral destek alan
bölücü PYD/YPG ve PKK örgütünün ülkemiz için yarattığı
tehlike, ülkemizi dar boğaza sokmuş, bu dar boğazdan çıkabilmek
için, ülke içinde iktidarıyla muhalefetiyle tüm siyasal
partilerimizin ve siyasal görüşleri ve partileri ne olursa olsun
tüm haklımızın birlik ve beraberlik ruhu içinde yek vücut
hareket etmeleri,ülkemizin menfaatleri için asgari müşterekte
buluşmaları şarttır,ancak bu, siyasal iktidarın hiçbir şekilde
eleştirilmeyeceği,yaptığı hataların söylenmeyeceği,ülkeyi bu
duruma yanlış Suriye politikaları ile bizzat siyasal iktidarın
getirmiş olduğu gerçeğinin gizleneceği,siyasal iktidara koşulşuz
olarak biat edileceği anlamına gelmemektedir,
Ülkenin içine düşürüldüğü bu
durumun sorumlularını bilmek ve öğrenmek, halkımızın en doğal
hakkıdır,bu gerçekleri halkımıza açıklayıp öğretmek de, en
başta ana muhalefet partimiz olmak üzere, muhalefet partilerimiz ve
aydınlarımızdır.
Bu itibarla, siyasal iktidar ve
yandaşlarının;ülkemiz zor şartlardan geçiyor,Afrine askeri
harekat yapıyoruz bahaneleriyle hamaset yaparak,doğruları dile
getirerek halkımızı aydınlatmaya çalışan muhalefeti ve
muhalifleri, vatan hainliği,FETÖCÜ ve PKK'lı ağzıyla
konuşmakla,FETÖ ve PKK'ya yardım etmekle suçlamaya hakları
yoktur.
Hal böyle iken, siyasal iktidar
yetkililerinin son günlerdeki beyanlarına baktığımızda;siyasal
iktidarın ve yandaşlarının, her konuda, koşulsuz olarak siyasal
iktidara biat etmeyen,siyasal iktidarı haklı olarak eleştiren
partileri ve kişileri vatan hainliği ile suçlayarak gayri milli
ilan ettiklerine tanık oluyoruz.
Ülkemizde şu anda vatan hainliği ile
vatanseverliğin birbirine karıştığı,vatanseverlik ile vatan
hainliğinin, bir kılıcın keskin yüzü inceliğindeki bir
perdeyle ayrıldığı zor güleri yaşıyor ve esasen suskun olan
halkımızın suskun kalmaya devam etmelerinin ve hakikatlerin ortaya
çıkmasının istenmediği hassas günleri yaşıyoruz.
Siyasal iktidarı,sınır güvenliğimizi
sağlamaya ve ülkemizin tüm güney sınırı boyunca, sıcak
denizlere açılan kesintisiz bir Kürt,daha doğrusu PKK/PYD
koridorunu önlemeye yönelik Afrin harekatı nedeniyle, sonuna kadar
desteklemekle birlikte,Afrin harekatına zeytin dalı ismini
vererek,bu harekatın amacını; Suriyede toprak işgali
olmayıp,ülkemizin sınır güvenliğini, Suriyede barışı ve
Suriyenin toprak bütünlüğünü sağlama olarak açıklayan
siyasal iktidar,sınır güvenliğimiz yanında, gerçekten
Suriye'nin toprak bütünlüğünü savunuyor ve Suriye'nin
parçalanmasını istemiyorsa,açıkça bir öz eleştiri yaparak,
geçmişte Suriye politikasında yanlışlar yaptığını, bugün
için Esat rejimini desteklemekten başka bir alternatifin
kalmadığını ilan ederek, Suriye lideri Esat'a dostluk elini
uzatmaktan,ona yardımcı olmaktan ve birlikte hareket etmekten başka
bir seçeneği bulunmamaktadır.
Bu nedenle, Afrin harekatının; Rusya
ve İran tarafından desteklenen ve artık Suriyenin başında
kalacağı kesinleşen Esat ve rejim muhalifi Özgür Suriye Ordusu
unsurlaruyla yapılması, bize göre, harekatın amacıyla
çelişmektedir. 22/01/2018
Güner YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder