21 Kasım 2013 Perşembe

KIZI VERDİK GİBİ!..

Sonunda kızı verdik gibi!

Kızı almak için çok uğraştılar, silahlar konuştu, her iki tarftan da can kayıpları ve yaralanmalar oldu.

Kız zaten fiilen ellerindeydi, ama bu yetmez, şunun ismini koyalım, resmen verin şu kızın nikahını bize diye tutturmuşlardı.

Kızın ailesi ikiye bölünmüştü, bir bölümü kızımızı asla vermeyiz derken, kızın büyük ağabeyi, dosta düşmana hava atmak ve ailenin sözü geçen erkeğinin kendisi olduğunu ispat etmek ve ailede hakimiyet kurabilmek için, kızı, biran önce verip kurtulmak istiyordu.

Karşı tarafın büyük ağabeyi ve kardeşleri de, kızın ailesinden onlarca kişiyi yaralayıp katlettikleri için, büyük ağabey ömürboyu hapis cezası almış bir ada da, diğerleri de diğer hapishanelerde cezalarını çekiyorlardı.

Bu sorunun çözülmesi ve bundan siyasal bir rant elde edilmesi için, kızın, büyük ağabeyinin aklına, ada daki, müebbed hapis cezasına hükümlü olan, karşı tarafın büyük ağabeyi geliverir, onunla bir kontak kurup görüşebilirsek belki anlaşır ve işi tatlıya bağlarız, kızı veririz ve ailemiz rahat eder, ölümlerin önüne geçeriz, ben de bundan yararlanarak, önümüzdeki seçimlerde adaylığımı koyup köye muhtar olur, daha da ünlenirim diye düşünür, iki büyük ağabey arasında aracılar vasıtasıyla görüşmeler peş peşe yapılarak, gizli bir anlaşmaya varılır, artık, kızın nikahı verilecektir.

Ancak, bu anlaşmayı derhal açıklamak, nikaha karşı çıkan kızın ailesi ve yakınları içinde bir sarsıntıya yol açabileceğinden, iş zamana bırakılacak, bu arada, silahlar susacak, kızın evinden ve mahallesinden cenaze çıkmayacak ve bu barış ortamı propaganda olarak kullanılarak, kızın verildiği, ailenin diğer fertlerine ve mahalleliye, alıştıra alıştıra duyurularak, bir emrivaki yapılacaktır.

Kızın büyük ağabeyi şu günlerde biraz sıkışmıştır, köy'e muhtar seçilmek istemektedir, kızı isteyen karşı tarafın, yaşamakta olduğu mahallede hatırı sayılır bir oy potansiyelleri ve seçmen üzerinde büyük bir ağırlıkları vardır, kızın büyük ağabeyi, ne yapmalıdır da, kızın nikahını isteyen karşı tarafın ve mahallesinin oylarını cebine indirerek seçimi kazanıp muhtar olabilsin.

Muhtar seçimini kazanarak köye muhtar olmayı iyice kafasına koymuş ve tüm planlarını buna göre yapmış bulunan kızın büyük ağabey'in aklına, birdenbire, komşu köy'ün muhtarı olup, aynı zamanda da, kızı isteyen karşı tarafın soyundan gelerek onların akrabası olan ve karşı mahallede sözü geçen Zanbari isimli şahıs geliverir.

Artık bir taşla iki kuş vurulacaktır.

Derhal, komşu köyün muhtarı Zanbari'ye haber salınır, yanına, kızın büyük ağabeyin köyünden kovulma, karşı mahalleden bir türkücüyü de alarak, muhtar seçimi yapılacak olan büyük ağabeyin köyünün karşı mahallesine gelmesi istenir, kızın büyük ağabeyi de, kendisine destek veren aile fertlerini, mahalle kahvesinden samimi olduğu arkadaşlarını ve şu anda kendi mahallesinde oturmasına rağmen, aslen köy'ün karşı mahallesinden çıkma olan bir türkücüyü, hasta yatağından yanına alarak karşı mahalleye gidecek ve taraflar, köy muhtarlığına ait resmi bir oda da buluşarak, karşılıklı konuşup, sohbet edip,öpüşüp koklaşarak, biraz daha birbirlerine yakınlaşacaklar, refakat de getirilen her iki türkücü de, mahalle meydanında türkü söyleyip karşılıklı düet yapacaklar, ortalık güllük gülüstanlık gösterilecek, duygusal bir ortam yaratılarak, göz yaşları sel olacak, bu suretle, kızın büyük ağabeyi, bir taraftan, köy muhtarlığı seçiminde, karşı mahallenin desteğini kazanacak, diğer taraftan da, yumuşayan bu ortamda, kızın, karşı mahalleye nikahlanarak gelin edilmesinde büyük bir mesafe alınacak, kızın, karşı mahalleye nikahlı gelin gitmesinin önündeki bir engel daha aşılmış olacaktır.

Büyük ağabey, geçtiğimiz cumartesi günü, aklından geçirdiği bu planı, aynen uygulamaya koymuş ve kızın, köye muhtar seilmesi halinde, nikah hediyesi olarak, bu nikaha karşı çıkan ve karşı mahalle halkıyla mücadele eden hapisteki yakınlarıyla, karşı mahallenin bir ada da müebbet hapisli büyük ağabeyi ile onun yakınlarının hep birlikte affedilerek, karşılıklı olarak hapisten salıverilmeleri için elinden geleni yapacağının müjdesini vererek, bu nikahdan, herkesin karlı çıkacağını, bu nikahta bir kerametin bulunduğunu, tüm köy halkına duyurmuştur.

Bakalım, zaman ne gösterecektir?

Büyük ağabey'in, kızı vermek istemeyen ve bu konuda kendisine muhalefet eden aile fertleri ile kendi yanında olan yandaş diğer aile fertleri ve mahalle kahvesinden arkadaşları arasında, önümüzdeki günlerde, kıyasıya bir mücadele yaşanacağı muhakkaktır.

Muhtar seçimlerini kazanarak, köye muhtar olduğu taktirde, kendi başına söz kesip kızı veren büyük ağabeyin, hedefine ulaşarak, kızın nikahını temelli karşı tarafa vermesi daha da kolaylaşacaktır.

Bu nedenle, kızı vermek istemeyen aile yakınları ile onları destekleyen köy'ün tüm seçmenlerine büyük görev düşmektedir.

Büyük ağabey köye muhtar seçilmemelidir ki, onun, bu çok tehlikeli ve gizli oyunu bozulsun.

Hikaye bu ya, yine de kıssadan hisse çıkarmalıyız.

Sürçü lisan ettiysek affola.18/Kasım/2013


Güner YİĞİTBAŞI
İzmir Barosu Üyesi Avukat


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder