Bu
yazı,Fırat'ın doğusuna yönelik Barış Pınar'ı harekatını
övme veya yerme'ye yönelik değildir.
Bu
harekat,gerekliydi veya gereksizdi, onu da irdeleyecek ve tartışacak
değiliz.
Bugün gelinen
şartlarda,ülkenin ileriye dönük menfaatleri ve varlığı için
zorunlu bir harekat olsa dahi,bu harekat'a,önce eşeğini
kaybettirip sonradan buldurma harekatı diyebiliriz.
Bu harekata
karşı olduğunu, suç oluşturmayan, makul ve insani nedenlerle
açıklamak;açıklayanın, suçlu ve vatan haini olarak
yaftalanmasını haklı kılamaz.Harekatı desteklemediklerini
açıklayanlar da,kural olarak, bu ülkeyi seven insanlardır.
Bu harekat'dan
siyasi yarar elde etmek ve harekatın bu amaçla yapıldığına
yönelik toplumda bir şüphe ve algı yaratan eylem ve söylemlerde
bulunmak, bu ülkeye yapılabilecek en büyük kötülük olup,etik
dışıdır.
Sayın
ERDOĞAN'ın;harekatın başladığı günün hemen ertesinde,AKP
Genel Başkanı şapkasıyla yaptığı,halkın kendi partisine
katılmasına yönelik çağrısı,büyük bir talihsizliktir.
Harekat
kararını alan ve uygulamaya başlayan siyasal iktidar;çuvaldızı
harekat karşıtı olanlara batırmadan önce, iğneyi kendisine
batırmalıdır.
Siyasal iktidar
ve destekçileri;şu veya bu makul nedenlerle, harekata karşı
olduklarını açıklayarak demokratik haklarını kullanan
insanlarımızı dışlayan ve onları vatan hainliği ile
yaftalayan,kendilerini kutsayan beyan,söylem ve eylemlerden uzak
durmalı ve ülkenin güvenliği ve yüce menfaatlerini düşünerek
bu harekata karar verip uyguladıklarına halkımızı
inandırmalıdır.
Ülkenin içinde
bulunduğu bu ekonomik ve askeri zor ortamında,etnik
kökenlerine,mezheplerine, inançlarına,siyasi düşüncelerine göre
bölünerek paramparça olan halkımızı;bir de, harekatı
destekleyenler ve harekata karşı çıkanlar olarak bölerek
ayrıştırmaktan, en başta siyasal iktidar olmak üzere, herkes
vazgeçmelidir.
Ülkemizin
birlik ve beraberliği ve ilelebet payidar kalabilmesi;millet olarak,
bu olgun ve sorumlu tutumu sergileyebilmemize bağlıdır.
Unutmayınız;
Zaman,ayrışma,ayrıştırma
ve açıkça suç oluşturmayan eleştirel düşünce ve düşünceleri
açıklama özgürlüklerini baskılama ve herkesi harekatı
beğendirmek için baskı altına alma değil,şeffaf ve her zamandan
daha fazla özgürlüklere saygılı olma zamanıdır.
Dikkatimiz
çeken bir hususu da burada dile getirmek istiyoruz.
Televizyonlardan
izlediğimiz kadarıyla,bu harekat; saraydan, neredeyse ilgili
ilgisiz tüm bakanların da hazır oldukları bir merkezden idare
edilip izlenmektedir.Eski Genelkurmay Başkanı da olsa,siyasi bir
kişilik olan Milli Savunma Bakanı,fiilen genekurmay başkanının
görevini üstlenmiş,genelkurmay karargahı ve harekat merkezi
dışlanmıştır.Askeri bir harekat'ın, adeta sivil siyasiler
tarafından yönetilmekte olduğuna ilişkin bir görüntü
yaratılmaktadır.Ben,hala genelkurmay başkanının ve kuvvet
komutanlarının adlarını duyamadım bu harekat boyunca.
Bu ilginç
görüntüyü de, kamuoyunun dikkatlerine sunuyoruz.11/10/2019
Güner
YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder