13 Aralık 2013 Cuma

RTE' NİN SERBEST CUMHURİYET FIRKASI BENZETMESİ

Tayyip Bey İzmirde.

Tayyip Bey, şu anda (13/12/2013) İzmir ve Ege Bölgesi Belediye Başkanı adaylarının tanıtım töreninde konuşuyor.

Yine, hitabet sanatını ve gücünü, devletin kendi emrindeki imkanlarını kullanarak ve gerçekleri tahrif ederek, halka damardan girmeye çalışıyor. Tabi tüm yandaş televizyonlar da tam kadro bu konuşmayı naklen yayınlıyorlar.

Cahil olsak, bu ülkede yaşayan bir vatandaş olarak, ülkemizde olup biten gerçeklere tanık olmasak, demokrasi ve özgürlük laflarının, Tayyip Bey'in ağzına hiç yakışmayan kutsal kavramlar olduğunu bilmesek, biz de ayağa kalkıp, büyük bir coşkuyla, avuçlarımız patlayana kadar Tayyip Beyi alkışlayacağız ve avazımız çıktığı kadar, “bu millet seninle gurur duyuyor” diye bağıracağız.

Keşke, gerçekler öyle olabilseydi.

Tayyip Bey, İzmir'i alabilmek için, CHP'nin kalesi olan İzmir de yaptığı konuşmasında, tek parti döneminde CHP'nin zulmüne ve antidemokratik yönetim tarzına karşı kurulduğunu, halkın teveccühü nedeniyle, kuruluşundan kısa bir süre sonra da, CHP tarafından kapattırıldığını iddia ettiği Serbest Cumhuriyet Fırkası üzerinden, CHP'ye vurmaya çalışıyor.

Çok partili demokrasiye geçilmesi için, Serbest Cumhuriyet Fırkasının kuruluşuna öncülük eden, bu partinin kurulmasını öneren ve onaylayan kişinin, CHP'nin kurucusu olan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün bizzat kendisi olduğu unutulmamalıdır.

Serbest Cumhuriyet Fırkasının; kuruluşundan çok kısa bir süre sonra kapatılmasında, ülkenin ve Atatürk devrimlerinin geleceğine yönelik tehlikeler içeren diğer haklı nedenler yanında, CHP'nin o dönemdeki faal yöneticilerinin kendi iktidarlarının devamı için, ATATÜRK'ü etkileyerek önemli bir rol oynamış oldukları, belki yadsınamaz.

Ancak, Tayyip Bey'in; şu anda İzmirde yapmakta olduğu konuşmasında, bizzat Atatürk'ün teşvik ve önerisiyle, onun yakın arkadaşı Fethi Bey tarafından kurulan Serbest Cumhuriyet Fırkasına, en başta İzmirliler olmak üzere, demokrasi ve özgürlüğe susayan halkımızın sahip çıkarak, bu yeni partiye kuruluşundan itibaren çok kısa süre içinde büyük teveccüh gösterdiğini dile getirerek, Serbest Cumhuriyet Fırkası benzetmesiyle, İzmir ve Ege Bölgesi halkının AKP'ye teveccüh göstermesini ve seçimlerde AKP adaylarına oy vermesini istemeye, asla ve asla, yüzü ve hakkı yoktur.

12/Ağustos/1930 tarihinde Atatürk'ün öneri ve onayıyla, Ali Fethi Bey tarafından kurulan Serbest Cumhuriyet Fırkası, o yılların tek partili düzeninin yegane partisi olan iktidardaki CHP'nin karşısında yer alan, bir muhalefet partisidir.

Diyelim ki, Serbest Cumhuriyet Fırkasının kurulduğu dönemlerde, iktidardaki CHP, gerçekten, demokrasi ve özgürlükleri kısıtlayan ve halkına zulmeden bir parti, iktidardaki CHP'ye karşı, Atatürk'ün öneri ve onayıyla kurulan Serbest Cumhuriyet Fırkası da, gerçekten özgürlükçü ve demokrat bir partidir.

Şimdi, demokrasi geleneğinin tam olarak gelişip yerleşmediği, demokrasinin toplumsal ve siyasal koşullarının oluşmadığı, tek partili 1930 'lu yıllarda kurulan Serbest Cumhuriyet Fırkası örneği ve benzetmesi üzerinden, halen muhalefette bulunan bugünün CHP' sini vurmaya çalışan Tayyip Bey'e soruyoruz;

Şu anda; ülkemizde tek partili bir düzen ve iktidar da, CHP mi vardır, iktidardaki CHP, anti demokratik bir yönetim tarzıyla, halkın özgürlüklerini kısan ve yok eden, halkına zulmeden bir parti konumunda mıdır?

AKP; şu anda, tek partili bir düzende iktidarda olan ve baskıcı ve antidemokratik bir yönetim sergileyerek halkına zulmeden ve onu özgürlüklerinden mahrum eden CHP'nin zulmune karşı mücadele etmek amacıyla yeni kurulan ve iktidardaki CHP'ye karşı iktidar mücadelesi veren bir muhalefet partisi midir?

AKP; şu anda, 2002 yılından bu yana üst üste üç kez seçim kazanan ve ezici çoğunlukla tek başına iktidara gelerek, ülkeyi tek başına on bir yılı aşkın bir süredir tepe tepe idare eden ve halen de tek başına iktidarda olup ülkemizi yönetmeye devam eden bir parti değil midir?

Ülkemizde, beğenmediğimiz 1982 darbe Anayasasına dahi tahammül edemeyerk rafa kaldıran, muhalefet partilerine ve onların yaptığı muhalefete tahammül edemeyen, düşünce ve düşünceyi açıklama özgürlüklerini, düşünce ve düşünceyi açıklama özgürlüklerinin hayata geçirilmesinin olmazsa olmazı olan basın özgürlüğünü, baskı ve tehditlerle, basın organlarını yandaşlaştırarak yok eden, toplantı ve gösteri yürüyüşü özgürlüklerini, güvenlik güçleriyle ve onların kullandıkları toma, tazyikli su, biber gazı ve cop'larla işlemez hale getiren ve halkına zulmeden, şu anda iktidarda bulunan AKP ve onun lideri olan kendisi değil midir?

Ülkeyi bölünmenin eşiğine getiren, halkımızı kamplara bölen, halkın özel hayatına ve yaşam tarzlarına dayatmalarla müdahale eden, yasama organını iktidar partisinin özel hizmetine sunan,yasama organının iktidarı denetleme hakkını yok eden, yargının bağımsızlığını asgari düzeye indiren, tek parti dönemini aratacak şekilde oteriter bir yönetim tarzı uygulayan, demokrasiyi kağıt üzerinde bırakan, demokratik kazanımların ve özgürlüklerin yeniden tesisi için, kendisiyle demokratik yöntemlerle mücadele edilmesi konumuna gelen parti, Tayyip Bey'in direksiyonunda bulunduğu AKP değil midir?

Bu nedenle, Tayyip Bey'in; bugün, İzmirde yaptığı konuşmasında dile getirdiği 1930'lu yılların Serbest Cumhuriyet Fırkası ve CHP benzetmesi, günümüzün koşulları ve gerçekleriyle asla örtüşmemektedir.13/12/2013



Güner YİĞİTBAŞI
İzmir Barosu Üyesi Avukat


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder