CHP İstanbul
İl Başkanı Canan KAFTANCIOĞLU;beklendiği gibi,bize göre hiç de
sürpriz olmayan siyaset kokan bir kararla,beş ayrı suçtan toplam
9 yıl 8 ay 20 gün hapis cezasına çarptırıldı.
Dava dosyasını
ve içeriği delilleri,KAFTANCIOĞLU'nun söylediği sözlerin
içeriklerini bilmiyoruz.
Bildiğimiz bir
şey varsa;suçlamaların konusu, çok önceki senelerde sosyal
medyada yaptığı paylaşımlardan kaynaklı sözleri.
Bu sözlerin
paylaşıldığı günleri takip eden günlerde KAFTANCIOĞLU
hakkında soruşturma açılsaydı mesele yoktu.
KAFTANCIOĞLU'nun
İstanbul CHP İl Başaknı olmasından sonra,CHP içinde yıldızının
parlamaya başlaması üzerine bu sözlerinin ısıtılarak birileri
tarafından ortaya çıkarılması ve dava konusu yapılması,davayı
siyasi bir intikam davası haline gtirmiştir.
Balyoz,
Ergenekon ve benzeri davalar, nasıl FETÖ'nün emniyete ve yargıya
hakim olduğu dönemin kumpas davalarıysa,KAFTANCIOĞU'nun
mahkumiyetiyle sonuçlanan bu dava da,FETÖ ile aynı menzile
yürüdüklerini en yetkili ağızdan açıkladıkları AKP siyasal
iktidarının icat ettiği FETÖ sonrası dönemin ve aynı
zihniyetin bir kumpas davasıdır.
Amaç
bellidir,CHP'nin başarılı,İstanbul seçimlerinin kazanılmasında
etkin bir rol oynayan İl Başkanının siyaseten önünü kesmek ve
onun şahsında CHP'yi itibarsızlaştırmak ve yıpratmak,siyasi
rakiplerine yargı sopasını göstererek, göz dağı vermektir.
AKP ve FETÖ
ortaklığı sürerken yaratılan kumpas davalarıyla,Canan
KAFTANCIOĞLU hakkındaki kumpas davası arasında, özü itibariyle
hiçbir fark yoktur.Tek fark, zamanlaması ve KAFTANCIOĞLU'na
kumpası düzenleyenlerin, FETÖ'nün eski ve aynı menzile yürümeye
devam eden yol arkadaşlarının olmasıdır.
KAFTANCIOĞLU
kararını veren yargı ise;hizmet ettiği,emir aldığı gücün
değişmesine rağmen, aynı bağımlı yargıdır.
Yargı,
bağımsız hale gelmediği sürece,ne yazıktır ki,siyasal
iktidarlar tarafından sopa olarak kullanılmaya devam
edecektir.Vaziyet onu göstermektedir.07/09/2019
Güner
YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder