Tutuklanan Çav
Bella ve Yüreğir mağdurları, birkaç gün arayla peş peşe
salıverildiler.Yani,önce haksız ve hukuksuz olarak tutuklanarak,
eşekleri kaybettirildi,sonra tahliye edilerek,eşekleri buldurularak
sevindirildiler.
Yaklaşık on
beş gün tutuklu bıraktıktan sonra, bu iki CHP'li insanı,ne
değişti de kısa sürede salıverdiniz?
Daha doğrusu,
kısa sürede salıverecektiniz de, niçin tutukladınız ve
tutuklattınız,niçin tutuklama kararlarına yapılan itirazları
reddettiniz?
On beş gün
önce kaçacaklardı da, şimdi kaçmaktan vaz mı geçtiler.?
On beş gün
önce mevcut olan deliller, birden bire yok mu oluverdiler?
Sakın,deliller
toplandı ve bu nedenle delillerin karartılması tehlikesi kalmadı,o
nedenle salıverdik demeyiniz.
Toplanacak
hangi delilden bahsediyorsunuz sizler?
Ortada
toplanacak delil mi vardı ki?
Delil de ne
demek oluyor,biz astığı astık,kestiği kestik tek adam
rejimiyiz,kimselere hesap vermeyiz,delilden sanığa gidecek bir
hukuk devleti değiliz,hele bir tutuklayalım,istim arkadan gelsin,
belki sanıktan delilllere ulaşırız diye mi düşündünüz?
İzmir cami
minarelerinden provokatörler tarafından korsan olarak Çav Bella
şarkısının çalındığını, sosyal medyada,sadece yorumsuz
olarak haber yapan ve İzmir Müftülüğünden bu saçmalığın
hesabını ve sebebini soran,hiçbir suçu olmayan ve tek kabahati,
CHP eski il yöneticisi olmak olan masum bayan'ı,CHP'yi itibarsız
kılmak için haksız bir şekilde suçlayan sizler,hiç mi
utanmadınız,sizlerde vicdan yok mu,vicdanınız hiç mi sızlamadı?
Gözünüzü
siyasi ikbal hırsı bürümüş,gözleriniz kör olmuş,vicdanınız
dumura uğramış.
Çav Bella
şarkısını cami hoparlörlerinden korsan olarak çalan, o
aydınlıktan korkan,yüreksiz ve vicdansız yarasalar, hala bulunup
yakalanmadılar.
Bu vakitten
sonra yakalanacakları da yok.
Zaten,siyasal
iktidarda failleri yakalama iradesi ve isteği de yok,kurcalarlarsa
bu işin altından bir çapanoğlu çıkacağını çok iyi
biliyorlar.
Eylemle hiçbir
ilgisi olmadığı halde,eylemi sadece yorum yapmaksızın haber
yapan CHP'li bir bayan suçsuz yere tutuklanırken,failleri
yakalamakla vazifeli İçişleri Bakanı;her konuda takındığı
şahin tutumunu terk ederek,bir güvercin yumuşaklığı ve
sevimliliğiyle,müzik yayınını yapanları yakalayacaklarını ve
caminin önünde ezan dinlemekle cezalandıracaklarını gülümseyerek
açıklayarak,konuya önem vermediklerini,gerçek failleri
yalkalamaya niyetli olmadıklarını belli etmiştir.
Yüreğir CHP
Gençlik Kolları Başkanının başına gelen de,tamamen
vicdansızlık ve hukuksuzluktur.
Bu iki hukuksuz
tutuklama ve kısa süre sonra verilen tahliye kararları;hukuki
olmayıp,sadece muhalif kesime gözdağı vermeye,muhalefeti
korkutarak yıldırmaya yönelik siyasi kararlardır.
Bu talihsiz ve
siyasi amaçlı tutuklama kararları;ülkemizde, ceza
yargısının,siyasal iktidarın emrine girdiğinin ve siyasal
iktidarın sopası haline geldiğinin en önemli kanıtıdır.
Malesef,ülkemizde,siyasal
iktidara muhalif hiçbir yurttaşın özgürlüklerinin garantisi
kalmamıştır.
Bu
ülkede;herkes, siyasal iktidarın bir talimatıyla tutuklanarak
özgürlüğünden mahrum bırakılabilir,insanlarımızın
özgürlükleri,siyasal iktidarın iki dudağının arasında
kalmıştır.
Adalet devletin
temelidir ilkesi yok olmuş ve demokrasimiz temelsiz kalarak tamamen
çökme aşamasına gelmiştir.
Acı ama,ne
yazık ki, gerçek budur. 02/06/2020
Güner
YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder