NE KAZANDIK?

Cumhurbaşkanı ERDOĞAN, merakla beklenen Amerika ziyaretini tamamlayarak ülkemize dönmüş bulunuyor.

Yüklü bir ekonomik bilançosu olan bu ziyaretten ülke olarak ne kazandık? Diye soracak olursak,hiçbir şey kazanmadığımızı,ziyaret için yapılan masrafın maliyetinin dahi kurtarılamadığını, çok rahat bir şekilde söyleyebiliriz.

Bu ziyaret nedeniyle Amerikada yaşanan birtakım olumsuz ve tatsız olaylar, ülkemiz adına üzücü de olsa, bu ziyarette yaşanan bazı olumsuzlukların; ülkemizin itibar ve saygınlığının son yıllarda giderek azalmakta olduğunu göstermesi nedeniyle, bundan sonra ayaklarını denk almaları için bizi yönetenlere rehber olacağını düşünürsek, bu ziyaretin bazı kazançlarının da olabileceğini değerlendiriyoruz.

ERDOĞAN'ın Cumhurbaşkanlığının uçan sarayı ile Amerikaya yaptığı çıkarma, ERDOĞAN'ın hava limanında karşılaştığı karşılama şoku nedeniyle, fiyasko ile başlamış, Tayyip Bey, Amerika Başkanlarından farksız, bir Dünya lideri edasıyla özel ve çok görkemli uçan sarayı ile gittiği Amerikanın hava limanına ayak basar basmaz, alelade bir Türk vatanaşı gibi yapayalnız kalmış, Amerika devlet yöneticilerinden hiç kimse kendisini karşılamamış, İstanbul Atatürk Hava Limanına inen bir Cumhurbaşkanı gibi, Amerikadaki Büyükelçimiz ve daha önce Amerikaya giden Dışişleri Bakanımız tarafından karşılanarak, kalacağı otele intikal etmiştir.

Tayyip Bey'in otele intikalinde bir grup muhalif tarafından slogan atılarak demokratik bir şekilde protesto edilmesine, Türkiyede olduğu gibi, antidemokratik bir refleks ile korumaları tarafından tepki gösterilmiş,Tayip Bey'in korumaları,atılan sloganları Tayyip Bey işitip üzülmesin diyerek, hepbir ağızdan, aaaa, uuuu, aaaa, aaaa nidaları çıkararak susturucu görevi yapmaya çalışmışlar, olaya tanık olan çevredeki Amerikan vatandaşları, hayretler içinde kalmışlardır.

Daha ziyarete çıkmadan günlerce öncesinden itibaren,Amerika Başkanı Obama ile başbaşa özel bir görüme yapma arzusuyla yanıp tutuşan Tayyip Bey, Amerikaya indiğinde, Amerikalı yöneticiler tarafından yok sayılarak, en alt düzeyde dahi karşılanmamasının ezikliğine rağmen,Obama ile başbaşa görüşme arzusundan geri adım atmayarak, Obama ile yaklaşık elli dakika görüşme şerefine(!) nail olmuş ve çoğunu Türkiyedeki meydan, kapalı salon ve muhtarlar toplantısında irat eylediği nutuklarında,Ey Amerika, Ey Obama, Ey Birleşmiş Milletler, Ey Almanya, Ey Fransa diye başlayarak dile getirdiği, dünya barışına ve demokrasisine katkılar sunan (!) o değerli fikir ve görüşlerini, bir kez de yüz yüze Obama'ya sunma başarısını (!) göstererek, Türkiyemizi onurlandırmıştır!

Tayyip Bey, Amerikada katıldığı panellerde ve toplantılarda konuşmalar yaparak, ülkemizdeki ileri demokrasiyi, en başta ifade ve basın özgürlükleri olmak üzere, tüm özgürlükler konusunda ülkemizin, Dünyanın en önde gelen devletlerinden birisi olduğunu ifade ederek, kendisini hayranlıkla ve ülkemizdeki ileri demokrasiyi imrenerek dinleyenleri, hayretler içinde bırakmıştır!

Tayyip Bey ülkemize döndükten sonra gezisiyle ilgili olarak yaptığı bir değerlendirme konuşmasında; bu gezi nedeniyle, PKK,PYD,Ermeni ve Paralelcilerin yan yana geldiklerini görme imkanını elde ettiğini beyan etmiş olup, Tayyip ERDOĞAN muhalifliğinin, değişik grupların dahi bir araya ve yan yana gelmelerine sunduğu büyük katkı, gözden kaçmamıştır.

Tayyip Bey'in Amerika ziyareti, sonuç olarak ülkemize olumlu hiçbirşey kazandırmış olmasa da, korumalarının yarattığı akıllarda kalan demokrasi ayıbı trajikomik skandalları ile Türk ve Dünya kamuoyunu meşgul etmesini bilmiştir. 05/04/2016

Güner YİĞİTBAŞI

Hukukçu