Uzun zamandır
yazmayı düşündüğümüz halde, işlerimizin yoğunluğu
nedeniyle yazılarımıza kısa bir süre ara vermek zorunda
kaldığımız için yazamadık ve bugüne sarktı.
Peki, yazmak
istediğimiz halde yazamadığımız şey neydi?
AKP ve
yandaşlarının teröre yardım ve yataklık yapmaları nedeniyle
kapıldıkları suçluluk kompleksinin etkisiyle, teröre yardım ve
yataklık yapma konusunda hiçbir suçu olmayan CHP'ye attıkları o
afişli utanmaz ve aşağılık iftira tabi.
AKP iktidarının
ileri gelenleri,tabi en başta Türkiye Cumhuriyetinin Adalet Bakanı
olacak olan o zat ve AKP yandaşları,sizler ne biçim Müslümansınız?
Kuldan korkmuyor ve utanmıyorsunuz, bari Allah'tan korkun ve utanın!
Binlerce
insanın katili PKK'nın lideri Apo ile İmralı adasında görüşen,
ona heyetler gönderen, biz ettik sen etme diyerek yardım
dilenen,onun her istediğini yerine getiren, hükümlüler arasında
ayrıcalık yapan, pazarlık masasına oturarak ülkenin bütünlüğünü
tartışmaya açan ve PKK bölücü terör örgütünü, özerklik
veya bağımsızlık konusunda umutlandıran, dağdan şehirlere
inmelerine göz yuman,Güneydoğu Anadolu Bölgemizdeki şehir ve
kasabalara yerleşerek buralara silah ve cephane yığınağı
yapmalarına, bombalı tuzaklar kurmalarına, barikatlar kurmalarına
olanak sağlayan ve müzakere masasının devrilmesinden sonra hayal
kırıklığına uğrayan PKK militanlarının daha da azgınlaşarak,
son bir yıl içinde beşyüzü aşkın güvenlik görevlisini şehit
etmelerine çanak tutan,yardım ve yataklık eden sizler değil
misiniz? Bu ülkenin yönetiminde bulunan ve PKK ile çözüm
sürecini başlatarak müzakere masasına oturan, halkımızdan
gizlediğiniz vaatlerde bulunan CHP midir?
Hiç kimse
kusura bakmasın ama, tam bir akıllı hırsız ev sahibini bastırır
örneği.Bu söze bundan güzel örnek bulmak imkansız.
CHP ne yapmış?
Meclis
bünyesinde oluşturulan ve içlerinde bazı CHP'li
Milletvekillerinin de bulunduğu, her partiden milletvekilini içine
alan bir komisyon, Cezaevlerine giderek tutuklu ve hükümlülerle
görüşmeler yapmış.
Şunu herkes
çok iyi bilsin, Adalet Bakanı bilmiyorsa o da öğrensin.Ceza
ve Güvenlik
Tedbirlerinin İnfazı
Hakkında Kanun'nun, infazda temel ilkeyi koyan 2. maddesine
göre,Ceza
ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin kurallar, hükümlülerin
ırk, dil, din, mezhep, milliyet, renk, cinsiyet, doğum, felsefi
inanç, milli veya sosyal köken ve siyasi veya diğer fikir yahut
düşünceleri ile ekonomik güçleri ve diğer toplumsal konumları
yönünden ayırım yapılmaksızın ve hiçbir kimseye ayrıcalık
tanınmaksızın uygulanır.
Ceza
ve güvenlik tedbirlerinin infazında zalimane, insanlık dışı,
aşağılayıcı ve onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz.
Bu
ülkenin cezaevlerinde tutuklu ve hükümlü olarak bulunan herkes,
Devletin güvencesi altındadırlar.Tüm tutuklu ve hükümlülerin
infaz yasalarından kaynaklı bazı hakları vardır.
Bu
nedenle, cezaevlerinin yönetimi ve işlemleri şeffaf olup, infaz
uygulamalarına ilişkin işlem ve faaliyetler, sürekli denetime
açıktır.
Milletvekillerinden
oluşan komisyonlar da, cezaevlerine giderek tutuklu ve hükümlülerin
durumlarıyla ilgili, infaz uygulamalarına ilişkin işlem ve
faaliyetler konusunda bilgiler alabilirler ve gerekirse doğrudan
tutuklu ve hükümlülerle görüşmeler yaparak onların
şikayetlerini dinleybilirler, bu demek değildir ki, tutuklu veya
hükümlü olan bir terör örgütü militanı ile heyet üyesi
olarak görüşen milletvekilleri teröre destek oluyorlar.Bu
görüşmeler, tutuklu ve hükümlülerin örgütsel faaliyetleriyle
ilgili olmayan onların cezaevi koşulları ve yönetimiyle ilgili
dilek ve şikayetlerini tespit eden tamamen insani görüşmelerdir.
Ceza
İnfaz Kurumları ve Tutukevleri İzleme Kurulları isimli bir yasa
mevcut olup, bu
yasanın amacı,
yürürlükteki mevzuat ve ülkemizin taraf olduğu uluslararası
sözleşmelerle belirlenen ilkeler çerçevesinde ceza infaz
kurumları ve tutukevlerinin yönetim, işleyiş ve uygulamalarını
yerinde görmek, incelemek, bilgi almak ve tespitlerini rapor haline
getirerek yetkili ve ilgili mercilere sunmak üzere, ceza infaz
kurumları ve tutukevleri izleme kurullarının kurulmasına, görev
ve yetkilerine ilişkin esas ve usulleri düzenlemektir.
Ceza
infaz kurumları ve tutukevlerindeki infaz ve ıslah uygulamalarına
ilişkin işlem ve faaliyetleri yerinde görmek, incelemek, yönetici
ve görevlilerden bilgi almak, hükümlü ve tutukluları dinlemek.
Ceza
infaz kurumları ve tutukevlerinde infaz ve ıslah, hükümlü ve
tutukluların sağlık ve yaşam koşulları, iç güvenlik, sevk ve
nakil işlemleri ile ilgili olarak gördükleri aksaklık ve
eksiklikleri yetkili mercilere bildirmek.İzleme Kurullarının asli
görevidir.
Cezaevi
İzleme Kurulu üyelerinin, yasadan kaynaklı bu görevleri gereği
terör suçlusu tutuklu ve hükümlülerle görüşerek onları
dinlemeleri, teröre yardım ve yataklık mı sayılacaktır? Tabii
ki hayır.Nitekim, ilgili Meclis Komisyonunda üye olan bazı AKP
Milletvekilleri de bu görüşmelere katılmışlardır.
İşte
, bazı CHP Milletvekilleri terör örgütlerine mensup bazı tutuklu
ve hükümlü kişilerle görüştüler, bu nedenle CHP teröre
destek veriyor şeklindeki alçakça yapılan bu iftira ve
suçlamalar; bu yasal gerçeklerin, infaz uygulamalarına ilişkin
işlem ve faaliyeleri yerinde görmek ve incelemek, yönetici ve
görevlilerden bilgi almak,hükümlü ve tutukluları
dinlemek,hükümlü ve tutukluluların sağlık ve yaşam koşulları,
iç güvenlik, sevk ve nakil işlemleriyle ilgili olarak gördükleri
aksaklık ve eksiklikleri tespit amacıyla yapılan insani ziyaret ve
görüşmelerin, örgütsel amaçla yapılan bir ziyaret ve görüşme
şeklinde çarpıtılarak, milletimizin aldatılmasından ibaret
insanlık dışı bir saldırı ve CHP aleyhinde yapılan bir algı
operasyonudur.
Bu
iftiraya bilerek ve isteyerek katılanlardan ve yukarıda belirtmeye
çalıştığımız insani bir görevin ifasına ilişkin ziyaret ve
görüşmelerin gerçek amacını doğru bir şekilde kamuoyuna
açıklamayarak, halkımızı aydınlatmayan ve kamuoyunu yanıltmaya
çalışan, CHP aleyhinde yapılan algı operasyonuna katılan ve bu
amaçla CHP milletvekillerinin isimlerini Bakanlığın resmi
kayıtlarından çıkararak bu iftirayı planlayıp uygulamaya
koyanlara veren şahıs da, Türkiye Cumhuriyetinin Adalet Bakanıdır.
Ne
kadar acı değil mi? AKP iktidarı ve yandaşları tarafından,
iktidardan uzaklaşmama adına, ülkemizin içine düşürüldüğü
kokuşmuşluğu görün işte.20/06/2016
Güner
YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder