İsraile ve
Rusya'ya meyan okuyan,işkembeden atıp tutan, ucuz kabadayılık
gösteren Tayyip Bey, sonunda yelkenleri suya indirdi.
Hanyayı
Konya'yı anladı, lafla peynit gemisinin yürümediğini
gördü,ayakları yere bastı ve kendisine ben nerede hata yaptım
sorusunu sorarak, hatasını anladı.
Tayyip
Bey;Kasımpaşa kabadayısı gibi babalanmanın dış politikada bir
getirisinin olmadığını anladığı gibi, dış politikadaki,
Mısıra, Suriyeye ve İsrail'e yönelik kabadayılığını oya
tahvil ederek iç politikada istediğ sonucu aldıktan sonra, ufukta
yeni bir seçim de olmadığı için, bu kabadayılıklarından
dolayı ülke ekonomisinin ve istihbaratının tökezlediğini
görerek, Rusya ve İsrail ile ilişkileri düzeltmenin, gelecek
seçimler için olan önemini görerek, büyük bir U dönüşü ile
Rusya ve İsrail ile anlaşmaktan başka bir çarenin olmadığını,
geç de olsa anlamış bulunmaktadır.
Tayyip Bey,
Davos ve Mavi Marmara krizlerini, İsrail'e karşı ağıza
alınmayacak suçlamalarını unutmuş ve İsrail ile mutabakat
anlaşması yaparak, eski tükürdüklerini bir bir yalamıştır.
Aynı şekilde
uçak düşürme krizi medeniyle,karı boşamanın kolay olduğunu
zanneden bekar erkek edasıyla, o günlerde Rusya'ya karşı
demediğini bırakmayan, ucuz kahrmanlık yapan,meydanlardan Rusya'ya
karşı bas bas bağıran,burnundan kıl aldırmayarak seçmene göz
kırpan Tayyip Beyin, Rusya'nın uyguladığı ekonomik amborga
nedeniyle ülkenin turizm ve ihracat gelirlerinin düşmesi, zaten
açık veren ödemeler dengesinin tamamen bozulması üzerine, aklı
başına gelmiş, bir musibet bin nasihattan evladır sözünü haklı
çıkarırcasına, ülke ekonomisindeki zayıf karnımız olan
ödemeler dengesinin iyice aleyhimize bozularak AKP iktidarının ve
dolayısıyle kendi dikta rejiminin tepe taklak devrileceği
korkusuna kapılarak, Rusya Devlet Başkanı Putin'e özel ve gizli
bir mektup yazarak, ben ettim sen etme demek suretiyle aman ve özür
dileyerek Putin'i yumuşatmış ve Rusyanın ülkemize uyguladığı
turizm ve ithalat ambargosunu kaldırması için ilk adımı atmak
mecburiyetinde kalmış ve yine tükürdüğünü yalamıştır.
Kimse inkar
etmeye kalkışmasın, Tayyip Bey hem İsrail ve hem de Rusya'dan
özür dilemiş ve bu iki ülke ile bozulan ilişkileri tamir etmek
mecburiyetinde kalmış ve burnu sürtülmüştür.
Tüm bu olup
bütenlerden dolayı ülkemizin itibarı da sarsılmıştır tabi.
Önemli olan,
tüm bu olup bitenlerden, Tayyip Bey yüzünden ülkenin uğradığı
itibar kaybından dolayı milletimizin gerçekleri görerek ders
çıkarması ve ülkeye itibar kaybettiren AKP ve Tayyip Bey
yönetimine,gelecek seçimlerde gerekli dersi ve cevabı vermesidir.
Bize göre
sırada, Mısır ve Sisi yönetimi ile Suriye ve Esat yönetiminden
özür dilemek vardır. Göreceksiniz, Sisi ve Esat'dan da özür
dilenecek ve Tayyip Bey'in yüzü dahi kızarmayacaktır.
Aslında Tayyip
Bey'in öncelikle yapması gereken şey, uyguladığı yanlış dış
politikalarla ülkemizi tüm dostlarıyla düşman etmesi ve ülkemize
büyük zararlar vermesi ve itibar kaybettirmesi nedeniyle, Türk
Milletinden özür dileyerek kaçak sarayı terk etmesidir.
Bunun bir
temenni olarak kalacağını ve asla gerçekleşmeyeceğini
biliyoruz, dileğimiz halkımızın gözüne inen perdeyi artık
aralayarak gerçekleri görmesi ve gereğini yapmasıdır.
Tüm halkımızın
ramazan bayramını kutluyor, hiçbir ülkeden özür dilemek
mecburiyetinde kalmayacağı, layık oldukları onurlu ve şerefli
bir yönetime kavuşmalarını diliyoruz.04/06/2016
Güner
YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder