AKP Genel
Başkanının; istifalarını istediği ve dayattığı bazı illerin
belediye başkanlarına ilişkin olarak söylediklerine ve
yaptıklarına bakınca şaşırmamak mümkün değil, AKP Genel
Başkanı, seçim kazanmak için uygulamaya koyduğu bu tasfiye ile
ne yapmak istiyor,bu tasfiyelerle nasıl seçim kazanacağını
düşünüyor gerçekten anlayamıyoruz,boşa koyuyoruz
olmuyor,doluya koyuyoruz olmuyor, şöyle bir yorum yapıyoruz
olmuyor, böyle yorum yapıyoruz bir türlü olmuyor ve yerine
oturmuyor, velhasılı bu tasfiyenin nasıl bir seçim başarısı
ile sonuçlanacağına, aklımız bir türlü ermiyor, bu operasyona
mantıklı bir cevap bulamıyoruz.
AKP Genel
Başkanı; istifalarını talep ettiği belediye başkanlarının
başarılı olmadıklarını, bu belediyelerde, en başta birtakım
yolsuzluklar,ihmaller ve görevi kötüye kullanmaların olduğunu
açıkça beyan etmese de, bunları ima eden sözler sarf ediyor ve
istifa etmemek için direnen belediye başkanlarının başlarına
gelecek olanlara katlanmalarının gerekeceğini söyleyerek,bu
başkanların görevleriyle ilgili suçlar işlediklerini dolaylı
olarak beyan ve kabul ediyor.
Eskiden,kol
kırılır yen içinde kalır şeklinde bir uygulama vardı,bakıyoruz
Tayyip Bey her şeyi açık etmiş, bazı belediye başkanlarının
iplerini çekmiş ve bunu seçmenleriyle paylaşmaktan çekinmiyor.
Tayyip
Bey'in;sebeplerini çok açık ve net bir şekilde açıklamasa da,
bazı büyük illerin belediye başkanlarına yönelik olarak
başlattığı, adına görevden alma da diyebileceğimiz, istifa
ettirme operasyonuna hayret etmemek mümkün değil.
Seçimlere çok
az bir süre kala, AKP'nin iktidar olduğu önemli kentlerdeki
belediyelerle ilgili tasfiyelerde, sadece belediye başkanlarını
sorumlu tutmak, akla ziyan. Tayyip Bey; istifalarını istediği
İstanbul,Ankara,Bursa,Balıkesir gibi bazı büyük kentlerin
belediye başkanı adaylarını belirleyen kişidir.Hatta Tayyip Bey
bu kentlere belediye başkanı olan kişilerin, kendi karizması
nedeniyle seçimleri kazandıklarını,onlara oy veren seçmenin,
aslında kendisine yani Tayyip ERDOĞAN'a oy verdiklerini ima
ediyor.Bunun içindir ki;Tayyip Bey, bu belediye başkanlarının
istifalarını istemekte hak sahibi olduğunu belirtmeye çalışıyor.
Peki güzel
de,Tayyip Bey'in istifalarını talep ettiği belediye başkanlarını
kendisi aday gösterdiğine, seçmenin bu başkan adaylarına
kendisinin hatırı ve karizması nedeniyle oy verdiklerine
göre,Tayyip Bey'in kendilerine kefil olduğu ve bizzat aday
gösterdiği, seçmeni o adaylar üzerinde yoğunlaştırdığı
için, bu başkanların hatalı ve kötü yönetimlerinden,şayet
görev suçu işlemişlerse bu suçlardan Tayyip Bey'in hiç mi
sorumluluğu olmayacak,Tayyip Bey zeytinyağı gibi suyun üstüne
çıkarak sorumluluktan sıyrılacak mıdır?
Kaldı
ki,hepimiz çok iyi biliyoruz ki;büyük şehir belediyelerinde
yapılan tüm yolsuzluklar ve işlenen suçlar, ihale ve imar
yolsuzluklarından kaynaklıdır.Özellikle İstanbul ve Ankara gibi
büyük illerimizde yapılan büyük ihalelerde ve imar planlarının
yapılması ve değiştirilmesinde,merkezi yönetimin ve bu yönetimin
başındaki Tayyip Bey'in etkin bir rol oynadığı da bilinen bir
gerçektir. Herkesin bildiği bu yalın gerçeklik karşısında,
şayet ortada bir ihale ve imar yolsuzlukları varsa, bu durumdan
sadece istifa ettirilen veya istifaları beklenen belediye başkanları
mı sorumlu tutulacaklardır?
Bu nedenle, AKP
Genel Başkanı;sorumluluktan kurtulmak istiyorsa, istifa ettirdiği
ve istifaya zorladığı halde hala istifa etmeyen bazı belediye
başkanlarının suç ve günahlarını, halkımıza net bir şekilde
açıklamak zorundadır, aksi halde netlik kazanmayan söylenti ve
rivayet halinde kalacak olan bu usulsüzlük ve yolsuzluklardan,
kendisinin de olumsuz olarak etkileneceğini,seçimlerde oy kaybına
uğrayacağını asla unutmamalıdır.
Söylentilere
göre, özellikle İstanbul ve Ankaradaki seçimlere çok önem veren
Tayyip Bey,Anayasa referandumunda İstanbul ve Ankara illerinde hayır
oylarının çok çıkmasından olumsuz etkilenerek,bu sonucu,
AKP'nin İstanbul ve Ankarada önümüzdeki seçimleri kaybedeceği
şeklinde yorumladığı için, İstanbul ve Ankara belediye
başkanlarının üzerini çizdiği dillendirilmektedir.
Bize göre bu
söylenti ve değerlendirmenin hiçbir haklı ve mantıklı yanı
yoktur.Zira, 16.Nisan da yapılan anayasa referandumunda, Tayyip
Bey'in çıkmasını çok istediği başkanlık sistemi ve
dolayısıyla Tayyip Bey'in kendisi oylanmış olup, bu referandumda
hayır çıkan illerin elde ettiği bu olumsuz sonucun baş aktörü,
bu illerin belediye başkanları olmayıp,Tayyip Bey'in bizzat
kendisidir.
AKP'de ortaya
çıkan ve gerçek nedenleri açıklanmadığı için, AKP'yi ve onun
genel başkanını yıpratmaya yönelik olarak,kamuoyunda birçok
varsayım ve dedikoduların üretilip dolaşmasına neden olan, bazı
illerin belediye başkanlarının istifaya zorlanmalarına ilişkin
operasyonun, Cumhurbaşkanlığı seçimi dahil,2019 yılında
yapılacak tüm seçimlerde, AKP'ye ve onun genel başkanına hayırlı
sonuçlar vermeyeceği,sırtında çok bilinmeyenli bir kambur
oluşturacağı kesindir. 20/10/2017
Güner
YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder