AKP
Genel Başkanı,partisinin Afyon kampında yaptığı
konuşmasında;bizim için Kanal İstanbul çok önemli,zira Kanal
İstanbul ile dünyada Süveyş Kanalı nasıl anılıyorsa,Panama
Kanalı nasıl anılıyorsa, ki bunlar bizimle mukayese edilecek
ükeler değil,biz de şu anda Kanal İstanbul'la dünyaya aslında
yeni bir marka olarak ses vereceğiz,inşallah bunun da adımını
çok kısa zamanda atıyoruz,atacağız demiş.
AKP
Genel Başkanı yanılıyor,Kanal İstanbul ile karşılaştırdığı
ve dünyanın andığını iddia ettiği Süveyş Kanalı ile Panama
Kanalı'nın, Kanal İstanbul ile mukayese edilmesi ve bu iki
kanalın, Kanal İstanbul'un yapımı için ilham gösterilerek örnek
alınması,yanıltıcı,gerçeklerle örtüşmeyen akla ziyan bir
yorumdur.
Siz
Kanal İstanbul ile Süveyş ve Panama Kanallarını nasıl aynı
kefeye koyabilirsiniz?Sizin; biraz coğrafya ve Süveyş Kanalı ile
Panama Kanalı'nın ticaret yollarını kısaltarak zamandan ve
ekonomiden tasarruf sağlayan, bu nedenle de yapımları ait
oldukları ülkeler ve tüm dünya ülkeleri için gerekli ve faydalı
olan kanallar olduklarına ilişkin bilginiz varsa, ülkemiz ve dünya
ekenomisine hiçbir katkı sağlamayacak, doğalı (İstanbul Boğazı)
varken, milyarlarca doları toprağa gömerek sunni bir şekilde
ikinci bir kanalı (Kanal İstanbul'u) yapmaktan derhal vaz
geçersiniz.
Süveyş
Kanalı’nın dünyânın ekonomisine mühim katkıları olmuştur.
Süveyş Kanalı ile Akdeniz ile Kızıldeniz birleştirilmiş,kıtalar
birbirine bağlanmış,Avrupa'dan Doğu Afrika ve Asya'ya ve
Okyanuslara daha kısa güzergah sağlanmıştır.
Süveyş
Kanalı;bu kanalı kullanmak suretiyle, Avrupa ülkelerinin ticaret
gemilerini Ümit Burnu'nu ve Afrika sahillerini bir baştan öbür
başa kadar dolaşmaktan kurtarmış ve deniz yolunu önemli oranda
kısaltmıştır.Süveyş Kanalı bu nedenle anılmakta ve
önemsenmektedir.
İnternetten
edindiğimiz bilgilere göre bir örnek verecek olursak;Londta'dan
Karaçi'ye gitmek için Süveyş Kanalı yolunu tercih eden bir
gemi,9880 Km. Ümit Burnunu dolaşarak giden bir gemi 17.400 Km yol
kat edecektir ki, bu da göstermektedir ki; Süveyş Kanalı, Londra
Karaçi arasını 7520 Km kısaltarak, nakliye ücretlerini ve
dolayısıyla da bu yolu takip edn gemilerle taşınan malların
maliyetini azaltmaya yardımcı olarak ekenomiye parasal ve zaman
olarak katkı sunmuştur.Süveyş Kanalı'nın dünya ekonomisine
yönelik bu katkısının yanında, bu kanaldan geçen gemilerden
alınan ücretler yoluyla Mısır'ın bütçesine önemli bir katkıyı
da sağlamaktadır.
Tayyip
Bey'in, yapımını savunduğu Kanal İstanbul ile mukayese ettiği
Panama Kanalına gelince;Orta Amerikanın en güney ülkesi Panama
topraklarının içinde yer alan bu kanal,Atlas Okyanusu ile Büyük
Okyanusu birbirine bağlayan bir su yolu olup, internetten temin
ettiğimiz bilgilere göre, Amerika'nın New York'undan San
Francisco'ya giden bir geminin,Panama Kanalını kullanması halinde
9.500 Km yapmasına karşılık,bu kanal açılmadan Horn Burnu'nu
kullanmak zorunda kalan bir gemi ise, aynı yerler arasında 22.500
Km yol katetmek zorunda kalmıştır.Bu örnek de Panama Kanalının
sosyo ekonomik önemini göstermekte olup,bu kanal sayesinde Panama
halkının refah seviyesi de yükselmiştir.
Gelelim,Tayyip
Bey'in yapımında ısrarcı olduğı Kanal İstanbul'a; şayet
yapılırsa, bu kanal'ın; İstanbul'a,ülkemizin diğer şehirleriyle
yörelerine ve de bizim dışımızdaki dünya ülkelerine sosya
ekonomik ne katkısı ve faydası olacaktır?
Bize
göre; genel anlamda ülke ekonomisine,ülkemizin ve dünyanın deniz
ticaretine ve deniz ulaşımına, ülkemizin
ihracatına,turizmine,İstanbul Boğazının deniz trafiğine hiçbir
yarar sağlamayacaktır.
Buna
karşılık; ülkemizin bütçesine,diğer yörelerimizin
kalkınmasına ve gelişimine, İstanbul'un doğal
dengesine,yapılaşmasına,yönetilmesine,İstanbul ilinde oturan ve
oturmayan ülkemizdeki tüm orta tabaka ve yoksul halk kesimine
ekonomik zararları olacaktır.
Büyük
bir ihtimalle yap işlet devret yoluyla yapılacak olan bu kanal
inşaatı sayesinde, yine havuz müteahhitleri zengin
edilecek,müteahhitlere verilecek bazı devlet garantileriyle, bundan
önce yap işlet devret metoduyla yapılan köprü ve yollarda olduğu
gibi,İstanbul'da yaşasın yaşamasın tüm fakir halkımızın
vergilerinden oluşan devlet hazinesi, inşaatı yapan müteahhitlere
peşkeş çekilecek, Kanal İstanbul, zaten aslı ve doğal'ı hemen
yanıbaşında olan ve Karadenizle Marmara'yı birleştiren İstanbul
Boğazı nedeniyle,Karadenizle Mamara Denizini birleştirme gibi yeni
bir işleve sahip olmayacak, Panama ve Süveyş Kanalları gibi,
dünya ticaretinde deniz yollarını kısaltma,sahip olduklara
ülkelere ek bir gelir temin etme gibi bir fayda sağlamayacak,kanal
çevresinde ve yakınında bulunan doğa tahrip edilecek,bu alan
imara açılarak kanal etrafında ve çevresindeki arazilere sahip
olan kişilere büyük rantlar sağlanacak, kanal boyunca yapılacak
olan lüks konutlar, araplara satılarak,İstanbul iyice
yabancılaştırılacak,zaten kanserleşen ve olduğundan fazla
büyüyen ve genişleyen,bu nedenle artık idare edilemez büyük bir
köy haline gelen, trafiğiyle ve alt yapısıyla büyük sorunlar
yaşayan İstanbuldaki halk,bir kat daha büyüyecek ve şişecek, bu
nedenle tamamen idare edilemez hale gelecek olan İstanbulda, bugün
olduğundan daha kötü belediye hizmetleri alacak,İstanbul artık
yaşanamaz bir kent haline gelecektir.
Ülkenin
tüm parasal birikimleri, Kanal İstanbul ile bu bölgede yükselecek
olan bina ve gökdelenler yoluyla toprağa gömülmeye devam edecek,
ülke ekonomisine saman alevi gibi çok sınırlı ve gelip geçici
bir katkı sağlayan İnşaat sektörünün aktörleri,daha da
zenginleşecekler, makro düzeyde ise, ülke ekonomisi, üretememe,
katma değer yaratamama,bu nedenle de ödemeler dengesinde açık
verme sıkıntısını, daha yoğun bir şekilde yaşamaya devam
edecektir.
Bize
göre, Kanal İstanbul'un yapımında inat edenler,
İstanbul'a,İstanbul halkına,tüm Türkiye'ye ve Türkiye
insanlarına ihanet içindedirler.07/10/2017
Güner
YİĞİTBAŞI
Hukukçu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder