Recep Tayyip
ERDOĞAN; 10/Ağustos/2014 günü yapılan seçimler sonunda, çatı
adayı destekleyen partilerin azımsanamayacak miktardaki
taraftarının seçime ilgisizliği nedeniyle, çok az bir oy
farkıyla birinci turda Cumhurbaşkanlığını kazanarak,
12.Cumhurbaşkanı seçilmişitir.
Tayyip Bey,
bugüne kadar kazandığı sekiz seçimde olduğu gibi, bu dokuzuncu
seçim zaferinden sonra da balkon konuşması yapmış ve
taraftarlarına seslenmiştir.
Cumhurbaşkanı
seçilmesi nedeniyle, partisiyle ilişkisini kesmesi ve tarafsız
olması gerekmesine rağmen, AKP adayı olarak seçime girdiği ve
kazandığı için, Tayyip Bey'in balkon konuşmasını AKP Genel
Merkezinde yapmış olmasını hoş görüyoruz, konuşma için
balkona ailesi fertleriyle çıkmasına rağmen, konuşmaya
başlamadan önce ailesi fertlerinin balkondan ayrılarak Tayyip
Bey'in yalnız vaziyette konuşma yapmasını, tarafsız
Cumhurbaşkanı sıfatı için olumlu bulmuş iken, konuşmadan hemen
sonra, Kırgızistan Cumhurbaşkanının konuşması sırasında AKP
li bakanların ve Ankara Belediye Başkanının da içlerinde
bulunduğu partililerin hemen balkona doluşmaları, tarafsızlık
adına bizde oluşan hevesi ve umudu yerle bir etmiştir.
Tayyip
Bey,yaptığı balkon konuşmasında, içerik olarak daha önceki
konuşmalarına benzer klasik konuşmalarından birisini yapmış
olup, konuşma hiçbir yenilik içermemiştir.
Tayyip Bey'in
konuşmasının teşekkür bölümünde şehit ve gazilerimize
teşekkür ederken, özellikle Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu ve
Çankaya köşkünün ilk makam sahibi, seleflerinden Mustafa Kemal
ATATÜRK'ün ismini kasıtlı olarak anmaması dikkat çekmiş olup,
balkon konuşmasında bu seçimleri statükonun kaybetmiş olduğunu
belirten Tayyip Bey'in, Mustafa Kemal ATATÜRK'ü de, seçimi
kaybeden statükocular arasında gördüğünü akıllara
getirmiştir.
Tayyip Bey'in,
beyan ve söylemleriyle eylemlerinin daima farklı olduğu, balkon
konuşmalarını kısa sürede unutarak, çatışmacı, ayrıştırıcı
ve bölücü tutumunu devam ettirdiği unutulmamalıdır.
Tayyip Bey,
konuşmasında, sürekli olarak, eski dönemin kapandığından ve
yeni bir Türkiyeden bahsederek, parlamenter demokrasiyi öngören
Anayasayı rafa kaldırarak, Anayasa dışı, kendi kafasına uygun
şark tipi bir başkanlık sistemini fiilen uygulamaya koyacağının
açıkça sinyalini vermiştir.
Önümüzdeki
dönemde, ülkemizde, milli irade ve sandık edebiyatı eşliğinde
Tayyiprasi olarak nitelendirebileceğimiz Anayasa dışı tek adama
dayalı fiili bir baskı rejimi devreye sokulacak ve demokrasiye güle
güle denilecektir.
Kurulacak olan
bu anayasa dışı rejimde; çatı adayı formülünün bir dayatma
olduğunu iddia ederek çatı adaya burun kıvırıp çata adaya
karşı boykot çağrısı yapmak suretiyle asıl dayatmayı
kendileri yapan, Tayyip Bey'in değirmenine su taşıyan CHP'li
Süheyl BATUM'lar, çok okunan ve yazıları sosyal paylaşım
sitelerinde paylaşma rekorları kıran köşe yazarı Yılmaz
ÖZDİL'ler de, maalesef pay sahibi olacaklar, çatı aday formülünü
dayatma olarak görüp sandığı boykot edenler, asıl dayatmanın
ne olduğunu, Tayyip Bey'in Cumhurbaşkanlığı döneminde
görecekler, bu nedenle, yeni Cumhurbaşkanı Tayyip Bey'in Anayasa
dışı muhtemel dayatmalarına şimdiden hazırlıklı olmalıdırlar.
Gözünüz
aydın boykotçular, yeni Cumhurbaşkanınız Recep Tayyip ERDOĞAN
sizlere hayırlı ve uğurlu olsun.11/08/2014
Güner
YİĞİTBAŞI
İzmir Barosu
Üyesi Avukat
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder